CHP Kadın ve Gençlik Kolları Ortak Açıklamayla Kadına Şiddeti Lanetledi
Cumhuriyet Halk Partisi, İl Gençlik Kolları öncülüğünde 11 Ekim 2024 Cuma günü il merkezi ve tüm ilçelerde ortak basın açıklaması yaptı. Son günlerde kamuoyunda büyük infiale yol açan kadın cinayetleriyle ilgili basın açıklaması ilçemizde Şehit Makbule Hanım Meydanında yapıldı.
CHP Gördes İlçe Başkanı Zafer Aslan, CHP’nin gençlik ve kadın kolları üyelerinin yanı sıra çok sayıda vatandaşımızın katıldığı basın açıklamasında kadına şiddet lanetlendi.
CHP Gördes Kadın Kolları Başkanı Sevilay Mergen, açıklamasında şunları söyledi:
“Birkaç gün önce İstanbul’da sokak ortasında işlenen cinayetlerin, kamera kaydına düşen tecavüzlerin isyanını yaşarken, Manisa’da Pelin Karaca’nın erkek şiddetiyle vahşice katledilmiş olduğunu önceki gün öğrendik. Bitmiyor durmuyor. Bu şiddet ortamından güçlenen erkeklik münferit değil. Şiddet sistematik. Kadın cinayetleri ve şiddet geliyorum diyor. Anlamıyor musunuz?
Erkeklerin ruhsal ve zihinsel durumuyla ilgili bahaneler üretilmeye başlandı hemen, şiddete nelerin yol açtığı konusunda çok şey söylenir ama şunu unutmamak gerek: erkeklerin yaşadığı zorlayıcı her şeyi kadınlar da yaşıyor ama iki-üç kadının bir olup bıçakla erkekleri tehdit ettiği vaki değil. Eşlerinden ayrılmak istemeyen kadınlar var ama onları öldürmüyorlar. Adına ne derseniz deyin, ister “psikopatlık”, ister öfke kontrolünün yetersizliği olarak tanımlayın, karşımızda erkeklere mahsus ruh halleri değil, erkeklere tanınan haklar var! Görün artık yeter!!
Erkek şiddetinin toplumsal dinamikleri, kötü uygulamalar ve cezasızlık, tedbir kararlarına başvurmaktan çekinmemize yol açıyor görmüyor musunuz?
Oysa destek almak, riskleri planlamak ve şiddetten uzaklaşmak mümkün! Siyaset ve devlet yönetimi bunun için var.
Yapılması gerekenler açık,
1-6251 sayılı onay yasası ve Anayasa’nın 90. maddesi gereği iç hukukun parçası olan İstanbul Sözleşmesi’nin içeriği halen yürürlükte ve sadece merkezi iktidar değil; Meclis, yargı, tüm yerel yönetimler, üniversiteler, siyasi partiler, sendikalar, medya, meslek odaları, spor kulüpleri ve herkesi bağlıyor, uygulayın;
2-Kadına karşı şiddetle mücadele yasası 6284’ü etkin uygulayın;
3-7 gün 24 saat çalışan, kadınlara özgülenmiş, ücretsiz AloŞiddet hattı açın;
4-Her semte kadın danışma merkezi, her 100 bin nüfusa en az bir sığınak, her 200 bin nüfusa en az bir cinsel şiddetle mücadele kriz merkezi açın;
Şiddet mağdurlarına yönelik tıbbi, psikolojik ve hukuki danışmanlık hizmetlerini ücretsiz olarak sağlayın ve tüm kadınlar için erişilebilir hale getirin;
5-Kadınlara barınma, iş bulma, kreş ve maddi yardım gibi destekler sağlayın;
6-Kadın cinayetlerini önlemek için risk değerlendirme ve yönetim birimleri kurun;
7-Ekonomik ve psikolojik şiddet, fiziksel şiddet, ısrarlı takip, dijital şiddet, cinsel taciz, tecavüz dahil cinsel şiddet, zorla evlendirme, eziyet gibi kadınlara ve çocuklara yönelik suçlarda cezasızlık politikasından vazgeçin;
8-Kadına karşı şiddet olguları ile ilgili olarak yeterli sayıda ve ağırlıkla kadın olmak üzere meslek içi eğitimden geçirilmiş kolluk ve yargı üyesi görevlendirilmesini sağlayın;
9-Kültür, gelenek, din ve sözde “namusun” şiddet eylemlerine bahane olarak ileri sürülemeyeceğini, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği dahil kimseye ayrımcılık yapılamayacağını temel ilke olarak kabul edin;
10-Kadın örgütlerinin kadına yönelik şiddetle ve ev içi şiddetle mücadeledeki bilgi ve deneyimini görmezden gelmekten vazgeçin.
Toplumda infial uyandıran kimi cinayet ya da cinsel saldırı eylemlerinden sonra siyasetçilerden üzüntü belirtmekten, ağır cezalar talep etmekten ibaret cümleler duymaktan bıktık. Her gün daha da artan sistematik devlet ve erkek şiddetini, tek tek faillerin bireysel özelliklerine, geçmişlerine bağlayıp kişiselleştiren basmakalıp yorumlardan çok sıkıldık. Havada uçuşan boş laflarınıza artık bir son verin, somut politikaları ve uygulamaları derhal hayata geçirin.
Söz değil icraat istiyoruz.
Gücümüzü bir kişi daha eksilmemek için her yerde mücadele eden kadınlardan, birbirimizden, bu isyandan alıyoruz. Şiddetten uzak, eşit, özgür bir yaşamı biz kadınlar mücadelemizle, isyanımızla, kadın dayanışmasıyla kuracağız.
Tüm bu vahşet ve şiddet yaşanırken, Manisa Şehzadeler İlçesi Belediye Başkanı Gülşah Durbay' in kadın kimliği kullanılarak yaşamak durumunda bırakıldığı çirkin iddiaların karşısında gösterdiği dik duruşun yanında olduğumuzu söylemek isteriz.
Dayanişmamiz her saldırıya ve türlü şiddete karşı sanıldığının aksine büyüyecek.
Kadınlar heryerde olacak alışın.
Yaşasın kadın dayanışması”
CHP Gördes Gençlik Kolları Başkanı Mustafa Karaman, basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Maalesef ki bugün burada 11 Ekim dünya kız çocukları gününü kutlamak için değil, kadın hakları savunmak ve öldürülen kadınları anmak için bulunmaktayız.
Bugün burada, toplumumuzun en büyük sorunlarından biri olan kadın cinayetleri hakkında konuşmak için toplandık. 2024 yılının geride bıraktığımız 9.5 aylık kısmında tam 297 kadın öldürüldü. Her biri, bir anne, bir kız kardeş, bir eş, bir arkadaş… Her biri, bu ülkenin geleceği olan bir hayat.
Bu rakamlar sadece bir istatistik değil, her dakika artmakta olan kadın cinayetlerinin, kadınların her gün hayatta kalma mücadelesi verdiğinin acı bir gerçeğidir. Biz kadınlar, bu ülkede sadece eşitlik için değil, hayatta kalabilmek için mücadele ediyoruz! Mücadelesinde yenik düşen, katledilen kadınların haklarını ararken körelmiş, kokuşmuş, yozlaşmış zihniyetlerin hukuksuz bariyerleriyle karşılaşmaktayız. Bu çökertilmiş sistemde var olan gerici zihniyetlerin yol açtığı şiddet sarmalı ile mücadele etmekteyiz.
Bu şiddet sarmalı, hukuksuzluğun bir sonucu olarak erkek failleri aklayan ve cezasız bırakan şiddeti toplumda meşrulaştıran tutumların sonucunda ortaya çıkmıştır.
İstanbul Sözleşmesi’nin hukuksuzca feshedilmesiyle daha da derinleşmiştir. İstanbul Sözleşmesi, kadınların yaşam hakkını savunan bir güvenceydi! Sözleşmenin feshi, katillere, tacizcilere, kadın düşmanlarına verilen bir cesarettir. Bizler, bu cesaretin bedelini canlarımızla ödüyoruz!
Bugün bulunduğumuz ataerkil düzende, sokakta çocuğunun karşısında öldürülen Emine Bulut, sevgilisi Cem Garipoğlu tarafından katledilen Münevver Karabulut, Katili Yusuf Akbulut olan Manisa’da sabah işe gitmek için evinden çıkan Gülnur Kocabaş’ı, Katil Semih Çelik tarafından katledilen İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil; daha nice toplumda özgürlüğünü sürdürmeye çalışan kadınların vahşice yaşam hakları ellerinden alınmıştır. Bizler İstanbul sözleşmesinin ve 6284 sayılı kanunun uygulanmasının hayati önem taşıdığını vurgulamak istiyoruz!
6284 sayılı Kanun, kadınları korumak adına güçlü bir araçtır. Ancak, bu kanun etkin uygulanmamaktadır! Yasa var, ama uygulama yok! Kadınlar korunması gereken yerde ölüme terk edilmekte! Bu böyle devam edemez! Biz kadınlar, yasaların uygulanmasını talep etmekten bile yorulduk!
Her gün bir kadının adını daha kara haberlerde okumaktan bıktık! Sokaklarda yürürken arkamıza bakmadan güvenle adım atabilmek istiyoruz. Eşitlik, adalet ve en temel hakkımız olan yaşam hakkımız için sesimizi duyuruyoruz. Bugün burada sadece kadınlar için değil, toplumun vicdanı adına konuşuyoruz. Kadın cinayetleri politiktir! Bu gerçeği görmezden gelen her adım, kadınların öldürülmesine göz yummaktır.
Biz, bu ülkenin gençleri olarak şunu söylüyoruz: Artık yeter! İstanbul Sözleşmesi geri gelsin! 6284 sayılı Kanun, tavizsiz şekilde uygulansın! Kadınlar, yaşamın her alanında şiddete maruz kalıyorlar. Ailede, okulda, evde, sokakta, basın açıklamalarında her yerde şiddet kadına yöneltilmekte. Kadınların yaşam hakkı, pazarlık konusu değildir! Bizler, bu ülkenin sokaklarında herkesin korkusuzca yürüyebileceği bir Türkiye için mücadele edeceğiz.
Kadın cinayetlerini durdurana kadar susmayacağız! Bir ve bütün olarak, bu adaletsizliğin karşısında dimdik duracağız!
Sesimiz sadece bu meydanlarda değil, her yerde yankılanacak, Kadınlar yaşıyor ve yaşatacak! Bu tepki bir defaya mahsus bir tepki değil, bu tepki verilmesi gereken ve verilecek tüm tepkilerin temsilidir ve devam edecektir. Açıklamamızı burada sonlandırırken, Cumhuriyet Halk Partisi Gördes Gençlik Kolları olarak şunları da hatırlatmak isteriz:
Yaşayan her canlıya saygı duyan, sevgi diliyle yaşayan, hür ve eşit bir toplum olana dek mücadelemize devam edeceğiz!”