Ayak Değiştir!
Bir yazıyı bitirdiğimde, hemen kontrole başlarım. Dilbilgisi kurallarına aşırı titiz davrandığımdan, pek çok hata bulurum. Sonra bir daha ve bir daha bakarım yazıya. Her defasında yeni düzeltmeler yaparım.
Buna rağmen, son kontrolü bir başkası yapar ve yine hatalar bulur.
Bunun sebebi şudur; insan zihni aynı sürede, aynı işi yaparken bir ölçüde körlük yaşar. Buna zihinsel körlük denir. Zihinsel körlüğün tedavisi değiştirmedir. Peki, neyi değiştireceksiniz? Zamanı, şartları ve şekilleri..
Yazıyı yazdıktan sonra, hiç kalkmadan defalarca kontrol etmeme rağmen hatalardan kurtulamam. Yapmam gereken, ara vermektir. Bir saat sonra yapılan kontrolde, zihin dinlenmiş ve şartlanmalardan kurtulmuştur. Üç, beş kontrol yerine, bir defalık böyle bir kontrol yeterlidir.
Büyük şirketlerin çalışma biçimi dikkatimi çeker. Gözde üniversitelerden öğrencileri tespit edip, mezun olmadan teklif götürürler. Sonra da işe alırlar. Yaklaşık 30 yaş seviyesine kadar, bu insanlar şirkette önemli katkılar ve çalışmalar gerçekleştirir.
Zihinler gelişim sürecindedir. Gençlik ve enerji, bu gelişimle devasa bir üretim gerçekleştirir. Neticede hem çalışan kendini geliştirir ve kariyer sahibi olur, hem şirket kazanır.
Fakat bu elemanlar 30'lu yaşlara geldiğinde, işlerine son verilir. Şirket yüklü tazminatları ödeyerek, kendisine yeni bir iş hayatı kurmasını tavsiye eder. Kural böyledir. Çalışan şirkete önemli katkılar sunarken, aynı zamanda önemli bir iş kariyerinin sahibi olmuştur. Yeni bir hayata atılır ve kesinlikle başarılı olur.
Şirket tekrar, 20'li yaşlarda yeni isimleri bulup çalıştırmaya başlar.
Bu gerçekliğin temelindeki psikolojik sebep şudur. Zihinsel inkişafın bir süresi vardır. Süre dolduğunda, değişim mutlaka şarttır.
Zihinsel inkişafın ayak değiştirmeyle bire bir ilişkisi vardır.
Nasıl mı diyorsunuz?
Askerlikte yürüyüş talimini biliyorsunuz. Yürüyüş bozulduğunda komut verilir: 'Ayak değiştir.'
Niye? Çünkü yürüyüş bozulmuştur. Düzelmesi için değişim şarttır.
Her gün aynı yemeği yiyen, aynı şarkıyı dinleyen, aynı konuları konuşan, aynı insanlarla oturup kalkan birisinin zihinsel inkişafı gelişir mi? Elbette gelişmez.
Siyasette böyledir. Uzun süreli aynı liderler, aynı kadrolar, aynı bürokratlar bir noktadan sonra zihinsel körlüğe düşer. Hatalar, yanlışlar böyle başlar.
Günümüz dünyasında siyaseti; 'zihinsel inkişaf-ayak değiştirme' gerçekliğinde icra edebilen toplumlar, daha sağlıklı ve daha huzurludur. Sistemlerini, düzenlerini buna göre kurmuşlardır. Her ayak değişimi, o ülke için yeni bir imkân ve yeni bir hamledir.
Ayak değiştirmesini bilmediği için zihinsel körlüğe düşen; zihinsel körlüğe düştüğü için ayak değiştiremeyen toplumların, daha sıkıntılı ve daha dertli olması elbette boşuna değildir.