Ego Üzerine

Av.Ahmet ÖZDEMİR kirmizicantaliavukat@gmail.com

Ego, toplumumuzun mevcut şartlarında olumsuz bir anlama sahip olsa da, esasında kişinin benlik anlayışı ve bireysel olarak kendisini düşünmesi anlamına gelmektedir. Dolayısıyla hepimizin birer egosu olduğu aşikardır. Her insan, en başta olayları kendisi ve sevdikleri açısından değerlendirip ona göre pozisyon almak ister. Bu kelimenin bencillikten farkı ise, bencil insanların her zaman kendisini ön planda tutmak istemesinden kaynaklanmaktadır. Egoist dediğimiz kişilikteki insanlar ise, kendisini diğer insanlardan üstün gördüğü için en başta kendisini düşünmeyi doğal hakkı olarak görmektedir.
İnsanın kendisini ve çevresindekileri düşünüp ona göre hareket etmesi ile yalnızca kendisini düşünüp diğer insanları hiçe saymaya başlaması arasında dikkat edilmesi gereken bir çizgi vardır. O yüzden bir insan bencil veya egoist olmasa bile asla olmayacağı anlamına gelmez. Herkesin toplum nezdindeki statüsü ve nüfuzu değiştikçe karakterindeki birtakım değişikler onu daha alçakgönüllü ve anlayışlı bir insan haline getirebildiği gibi, bu değişiklikler bazı insanları daha egoist ve bencil hale de getirebilir.
Bu değişim sürecini olumsuz anlamda yaşamamak için insan kendisini ne kadar geliştirirse geliştirsin birtakım ahlaki değerlerini kendisine sürekli hatırlatacak bir çevreye ve insanlara ihtiyaç duyacaktır. Bununla birlikte, kendisini okuyup daha da geliştirmeye çok daha ihtiyaç duyacağı da açıktır.
Toplumsal ve ahlaki değerlerimiz uyarınca, bir insanın mevkisi ve pozisyonu ne kadar artarsa kendisini o denli geliştirmeye ihtiyaç duyması gerekmektedir. Aksi halde, geldiği yerlere fayda sağlayan değil, o yerlerden faydalanan insanların mevkisine düşecektir. Bu tarz insanlar her zaman olduğu gibi yine olmaya devam edecek. Böyle olmasından şikayetçi olsak da, esasında her şeyin zıddıyla bir mana ihtiva ettiği hayatımızda, bu tarz insanların olması sayesinde, iyinin kıymeti daha fazla ortaya çıkacaktır. Aslolan ise, insanın ülkesine, dünyaya ve insanlığa bir değer katarak bu dünyada bir makama sahip olabilmesidir. İşte o zaman, görevler veya makamlar sona erse de, o insanların izleri unutulmayacaktır.
Bu mertebelere gelirken dikkat edilmesi gereken en önemli unsurlara gelecek olursak; önceden beri hangi işi yaparsa yapsın, bir kişi yaptığı işi en iyi şekilde yerine getirmeye çabalıyorsa, kendisini belirli alanlarda geliştirmeye gayret ediyorsa, diğer insanlara yardımcı olmaya çalışıyorsa bu kişiler hangi görevde olursa olsun insanların gönlünde iz bırakmaya aday olacaktır.
Dolayısıyla, hepimiz hangi işi yapıyorsak yapalım, egomuzu olması gerektiği gibi bencil olmadan kullandığımızda, mevkilerimiz veya görevlerimiz değişse de ülkemizdeki ilerleme çok kısa sürede çok daha fazla mesafe kat etmeye başlayacaktır. Önemli olan, sevdiklerimize ve insanlarımıza kendimizle birlikte daha güzel bir ülke ve dünya bırakabilmek olmalıdır. Bu amaç uğrunda yaptığımız işte kendimizi geliştirdiğimiz takdirde hepimiz dünyada başkaları için iz bırakacak insanlar olma şansına sahip olacağız.