Gördesli Şair Alim Atay
Kasaba Sanat Dergisi editörü, yönetmeni, yazarı, çizeri, ressamı Emine Hanım (Kuşoğlu) telefonla aradı: “Dergimizin,” dedi, “önümüzdeki sayısını Alim Atay için ayırdık; onu tanıtmak istiyoruz. Sizden de Alim Bey için yazı istiyoruz. Yazabilir misiniz?..”
Alim Bey Gördesli şairimiz, hemşerimiz olur. “Yazarız.” dedik. “Memnuniyetle.” Alim Hoca’nın (Bazıları karşı olsa da ben bu “Hoca” lafını çok severim. Kim bilir, belki de “Nasrettin Hoca’dandır. Alim Atay’a da çok zaman “Alim Hoca” derim.) eşi Günseli Hanım’ı (Gördes’in köklü ailelerinden dünya iyisi, iyinin de iyisi saygıdeğer bir hanımefendidir. Ben kendisine “Günseli Abla” derim.) yazarak mı başlasam? Günseli Ablanın her fırsatta kardeşleri Gürbüz (benim okul arkadaşımdır) ve Bekir’in hayat hikâyelerini anlatmasını mı yazsam? En iyisi Alim Bey’e ilişkin bin anımı anlatayım.
Alim Hoca sanıyorum benden 5-6 yaş kadar büyüktür. Ortaokul, Lise yıllarımda Alim Hoca’nın Hukuk Fakültesi’nde okuduğunu biliyorduk. Gördes o zamanlar 2000-3000 nüfuslu küçük bir kasaba. Gördes’in üniversite öğrencisi bir iki ya var, ya yok… Alim Hoca’nın o yıllardaki Hukuk Fakültesi öğrenciliğine övünçle, kıvançla, gıptayla bakıyor ve onu örnek alıyordum. Bütün Gördes halkı da, iyi biliyorum, aynı duygular içindeydi. Sonra, nasıl olduysa, Alim Hoca fakülteyi bırakıp Gördes’e döndü. Kimse bu dönüşe akıl sır erdiremedi.
Bundan 10 yıl kadar önce bir turla Karadeniz gezisi yapmıştık. Turda tanıştığımız Hâkim Yılmaz Bey (Sivri) benim Gördesli olduğumu öğrendiğinde anlattı: “Alim Bey ile Ankara Hukuk Fakültesinde birlikte okuduk. İyi bir öğrenci, üstelik iyi bir şairdi. Gördesli bir kıza âşık olmuş. Bu yüzden okulu bırakıp Gördes’e döndü ve evlendi. O zaman okulu bırakmaması için çok yalvardık ama bizi dinlemedi…”
Böylece, yıllar yıllar sonra Alim Hoca’nın Okulu terk nedenini bir rastlantıyla öğrenmiş oldum. Ey aşk sen nelere kadirsin… 10 yıl önceki gezi dönüşümde Alim Hoca’ya Hakim Yılmaz Bey’in sözünü ettimse de okulu bırakma nedenine ilişkin söylediklerini kendime sakladım. Şimdi ilk kez burada yazıyorum. Ey aşk…
Son olarak, çok kısa olarak: Ben Alim Hoca’nın şiirlerini çok çok severim, çok çok beğenirim. Sıcak, yumuşak, insani, içten şiirlerdir. Alim Bey “İkinci Yeni” şairlerindendir. Ancak hiç kimseye benzemeyen, hiç kimsenin ulaşamadığı kendine özgü bir söyleyişi vardır. Tam siz bu dizeler tekrar derken, öyle bir söyleme geçer ki o dizeler tekrar olmaktan çıkar Alim Atay’ın özgün şiir dili oluverir. Bazen, bazı değerler olması gereken yerde olmayabiliyor ya da onların değeri yıllar sonra anlaşılabiliyor. Alim Bey’e, Alim Atay’a, Alim Hoca’ya saygıyla, sevgiyle…
Not.: Bu yazı Turgutlu Kasaba Sanat Dergisi’ 19. Sayısında yayınlanan yazımın bir özetidir. Gördes olarak Alim Hocanın kaybıyla büyük bir şairimizi, sanatçımızı, insanımızı yitirdik. Gördes’in, ailesinin, sevenlerinin başı sağ olsun.