Anılarım-141
KIRANKÖY
DAVULCU KIRANI UÇURTMA ŞENLİĞİ
Davulcu Kıranı veya Müftü Abdullah Tepesi, köyümüzün en güzel tepelerinden biridir. Kıran Köy’den Makbere Mevki’si yönünde 1,5 km rampa olarak devam eden yolun bitiminde köylülerin Goca Mezar dedikleri mezarın girişine varılır. Buradan sağa sivri bir viraj yapılarak yaklaşık 300-350 m taşlık ve çalılık olan bir arazi içinden geçen ham yoldan gidilerek Davulcu Kıranı’na varılır. Yol dozer tarafından düzeltilerek araçların geçmesine uygun hale getirilmiştir. Bu tepenin bulunduğu alan tamamen benim göz tahminime göre yaklaşık 30 dönüm civarındadır. Bu alana, düzeltilmemiş taşlık ve çalılık alanlar dahildir.
Buraya Davulcu Kıranı denmesinin sebebi ise düğünlerle ilgilidir: Eskiden beri düğünlerde cirit oyunları bu tepede yapılmaktadır. Burası aynı zamanda cirit oyunlarına da müsait bir yerdir. Cirit yapılırken davul da çaldığı için ve davulun sesi bu tepeden görülen civar köylerden de işitilmektedir. Bu sesi duyan civar köylüler “Kıran Köy ’de düğün var çünkü tepeden davul sesi geliyor” dedikleri için bu tepenin adı “Davulcu Kıranı” olarak kalmıştır.
Buraya, bir diğer adı olan Müftü Abdullah denmesinin sebebi, insanlarımız tarafından kutsal sayılan Müftü Abdullah Dedesi Yatırı’nın burada olmasından kaynaklanmaktadır. Bu yatırın bulunduğu kısım çamlıktır. Çocukluğumda dede hayırları yapıldığını duyardım.
2005 Yılından itibaren başlayan Uçurtma Şenliği’nin burada yapılıyor olması Davulcu Kıranı’nın önemini bir kat daha artırmıştır. Çünkü burası rüzgâr ve esintinin eksik olmadığı bir yer olması sebebiyle uçurtma şenliği için de biçilmiş kaftandır. Şenliğin adı da bu tepenin adından dolayı “Kıran Köy Davulcu Kıranı Uçurtma Şenliği” olmuştur. Bu şenliğin başlamasının fikir babalığını yapan İspanyolca profesyonel turist rehberi ve aynı zamanda öğretmen olan kayınbiraderim Hüseyin Ataman’dır. Kendisini rahmetle anıyorum.
İnsanlarımız yoğun geçen çalışmalardan başlarını kaldırıp, stresten uzak hoşça vakit geçirebilecekleri yörelerinde ve yakın çevrelerinde düzenlenen, değişik temalı şenlik ve festivallere katılıp sosyal çevrelerini genişletmek ve yeni yerler görmek ihtiyacını hissederler. Böyle etkinliklere katılıp yeniden işlerinin başına döndüklerinde kendilerini ruhen dinlenmiş, yeni bilgiler edinmiş, yeni insanlar tanımış bol oksijenli havada ciğerlerini temiz hava ile tazelemiş olacaklardır. Yöremiz insanlarına ve uzaktan gelen misafirlere kucak açan şenliklerden birisi de “Kıran Köy Davulcu Kıranı Uçurtma Şenliği” olmaktadır.
Güzel bir gün geçirme niyetiyle, uçurtma şenliğinin yapıldığı yere varıldığında araba için park sorunu yoktur. Alan geniş olduğu için park yeri bulmak kolaydır. Gelecekte park yeri, ihtiyacı karşılamazsa taşlık alanlar düzeltilerek bu ihtiyaç giderilebilir. Etkinlik alanına gelen insanlara yarım saat hiçbir şeyle ilgilenmeden oldukları yerde yavaş yavaş 360 derece dönerek gözlerinin gördüğü yerleri izlemelerini öneririm. Buradan Gördes’in önemli bir kısmı ve çevresindeki çam ormanları ile birlikte görüş açısı içine girer, yönümüzü sağa doğru çevirdikçe Gördes-Akhisar yolu ile Kıran Köy arasında kalan seyrine doyum olmaz yemyeşil çam ormanları Akhisar yolu boyunca devam eder gider. Yönümüzü dönmeye devam ettirdikçe uzakta Akhisar yolunun sağında kalan yangın kulesi civarı, Kabakoz Köyü yolunun geçtiği yamaçlık bölgeler, Kıran Köy’ün tarlaları, daha sonra Kalemoğlu, Kabakoz, Beğel, Dutluca, Efendili, Oğulduruk, Kaşıkçı köyleri ve bu köylere ait araziler ekim alanları ve meyvelikler, bağlar çok güzel bir görünüm sergiler. Bence, insan önce bu güzellikleri hissetmeli daha sonra sosyal aktivitelere katılmalıdır.
Rengarenk onlarca uçurtmalar gök yüzünde bir renk cümbüşü oluştururken, şenlik komitesinin önceden belirlediği program çerçevesinde şenliğe katkı veren halk oyunu ekibi, yerel sanatçılar, amatör sanatçılar, muhtelif yarışma heveslileri becerilerini göstermek için sunucunun kendilerini anons etmesini beklemektedirler. Sunucu, belirlenen programa göre etkinlik katılımcılarını sahneye davet ederek günlük programın akışını sürdürür. Böylece şenliğe gelenler, halk oyunu ekibinin gösterilerini, yerel sanatçıları, şarkı ve diğer yarışmaları, uçurtma yarışmalarını ve en sonunda ödül törenlerini izleme fırsatını elde etmiş olurlar.
Şenlik etkinlikleri sürerken acıkanlar muhtarlık tarafından ikram edilen pirinç pilavını yiyebilirler. Susayanlar Davulcu Kıranı Çeşmesi’nden akan buz gibi kaynak suyundan kana kana içebilirler. Etkinliği izlemeye gelenler, şenlik alanının uygun bir tarafına köylülerin kendi el yapımı ürünlerini sergiledikleri yerlerden, evinin ihtiyacını alabilirler. Piknik hazırlığını yaparak gelenler çamların gölgesinde çaylarını ve ızgaralarını yapabilirler. Her yaştan insanın hoşça vakit geçirebileceği bu ortamda gençler ve çocuklar yarışmayı kazanmak hevesiyle çok önceden hazırladıkları uçurtmalarını o gün gök yüzüne salarak doyasıya eğlenirlerken yetişkinler, çocuklarının heyecanlarına ortak olurlar. İnsanlar uzun zamandır göremedikleri ahbapları ile uçurtma bahanesiyle doya doya sohbet etme fırsatı yakalamış olurlar.
Bu şenlik, köyümüzün sosyalleşmesine büyük bir katkı sağlamıştır. Çünkü her geçen yıl köyümüzün tanınırlığı artmış ve insanlarımız farklı yörelerden gelen şenlik severlerle tanışma fırsatı bulmuştur. Civar köylerden ve uzaklardan gelenler, köyümüzü ve insanımızı daha yakından tanımışlardır. Her yıl tekrarlanan bu etkinlik, uzun zamandır birbirini görmeyenlerin bir araya gelmesini sağlamış böylece ahbaplıkların ve dostlukların yeniden tazelenmesini vesile olmuştur Türkiye’nin dört bir tarafında çalışan Kıran Köy’lüler memleketlerinde yapacakları işlerini uçurtma şenliği tarihine göre ayarlamaya başlamışlardır. Ayrıca köy sakinleri, şenlik zamanına göre acaba ne üreteyim de gelen misafirlere satayım arayışına girmesine neden olmuş ve netice itibarıyla daha bir yıl önceden şenlik için ürün hazırlığına başlar hale gelmişlerdir. Bu etkinlik insanlarımıza bir dinamizm getirmiştir. Tüm okurlarımın yaşadıkları her günün ferahlık içinde geçmesini ve ruhlarının şen kalmasını temenni ederim.
KıranKöy Davulcu Kıranı Uçurtma Şenliği 9 Mayıs 2010