101.Yılında Cumhuriyetimiz

Atatürk “En büyük eserim Cumhuriyet’tir!” diyor. En büyük bayramımız: Cumhuriyet Bayramı kutlu olsun. Herkes biliyor ki Cumhuriyet yönetim şekline geçmemiz kolay olmamıştır. Art arda savaşlardan çıkıp ülkenin sınırlarını Misakımilli sınırları içinde tutarak yeni bir yönetim şekline geçilmiştir. Atatürk isteseydi kendini padişah olarak ilan edebilirdi. Ama bu, araştırmalarına, öğrendiklerine ve inandığı bütün değerlere ters olurdu. Türk milletinin her bireyinin değerini ortaya koyan yönetim şekli Cumhuriyet’tir. Cumhuriyet’in ilanı ile kadın erkek eşit haklara sahip olmuştur. Özellikle kadınlar için Cumhuriyet büyük bir değişimdir. Cumhuriyet’in ilanından sonra Medeni Kanun ile kadınlar, çok eşliliğin kaldırılması, boşanma hakkı, velayet hakkı gibi çok önemli temel haklara sahip olmuşlardır. Yine seçme ve seçilme hakkı da çok büyük kazanımlardan biridir. Özellikle toplumda kız çocuklarının eğitim ve öğrenim görmesi, iş sahalarında görev alması çok önemlidir. Atatürk ayrıca gençlere de çok önem vermiştir. Bunu her fırsatta dile getirmiş ve Türkiye Cumhuriyeti’ni gençliğe emanet etmiştir.
Atatürk’ün, Cumhuriyet’imizi gençliğe emanet ettiği konuşmalarından bazıları şöyledir:
18 Mart 1923 günü, Gazi Mustafa Kemal Paşa, Tarsus’taki gençlere şöyle seslenmiştir:
“Muhterem gençler, hayat mücadeleden ibarettir. Bundan dolayı hayatta yalnız iki şey vardır. Galip olmak, mağlup olmak. Size Türk gençliğine terk ettiğimiz ve bıraktığımız vicdani emanet, yalnız ve daima galip olmaktır ve eminim daima galip olacaksınız…”                                                                        
30 Ağustos 1924 tarihinde, Dumlupınar’da yaptığı konuşmada, çok güvendiği gençlere Cumhuriyet’i şöyle emanet eder:  
“Gençler! Cesaretimizi kuvvetlendiren ve devam ettiren sizsiniz. Siz almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli örneği olacaksınız. Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve devam ettirecek sizsiniz.” 
26 Mart 1937 günü, Ankara’da eğitim gören Bursalı gençlerin düzenlediği Uludağ gecesinde, Atatürk şunları söylenmiştir:
“…Sizler yani yeni Türkiye’nin genç evlatları, yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz. Dinlenmemek üzere, yürümeye karar verenler asla ve asla yorulmazlar. Türk gençliği gayeye, bizim yükselme idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir. Biz de bunu görmekle bahtiyar olacağız…”
1937 yılında yine gençlere şöyle seslenir:
“Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum.”
Cumhuriyet’i korumak ve devamını sağlamak kadın erkek, genç yaşlı kısaca tüm Türk milletinin yani hepimizin görevidir. Emanetine sahip çıkacağız ve en büyük bayramımızı nice nice yıllar kutlayacağız. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızın 101.yılı kutlu olsun. Cumhuriyet’i bize veren başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına saygı, sevgi ve minnetle…