Cinayeti Görmek

Gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayeti konuşulmaya devam ediyor. Daha çok konuşulacak. Zaten konuşulması için, bu operasyonunun yapıldığı anlaşılıyor. Operasyonu gerçekleştirenlerin; verdiği mesajlar var, elde etmek isteği sonuçlar var.
            Bugüne kadar sorulmayan bir soru var. Diyelim ki Cemal Kaşıkçı, Suudi yönetimine muhalifti. Riyad yönetimi de onu ortadan kaldırmak istedi. Ulular arası gücün var. Sınırsız ekonomik imkânların var.
            Bir muhalif böyle mi ortadan kaldırılır. Bu işi kaç paraya yapacak, dünyada o kadar çok örgüt ve birim mevcut. Öyleyse niye İstanbul'daki konsolosluk binası? Bunun bir sebebi olmalı. Gördüğüm kadarıyla, uluslararası arenada sıkıştırılmak istenenler var. Aba altından sopa gösterilenler var.
            Kesildi, parçalandı ve paketlendi diyorlar. Asitle eritildi diyorlar. Peki, nerede bu ceset? Ceset yok ortada ancak cinayet var. Cinayetin failleri kim? Bilinmiyor. Cinayet var, katili yok. Suçlananlar var, ceset yok.
            Benzer operasyonlarda olduğu gibi, basın yayın kuruluşlarını kullanarak insanların aklıyla alay ediyorlar.
            Kaşıkçı cinayeti uluslararası bir operasyon olduğuna göre, şunu sormak gerekir: Bu hikâyenin göbeğinde ne var? Cevabını vermek hiçte zor değil: Petrol
            Merak edenler için söylüyorum, SYRİANA adlı filmi seyretmeden Kaşıkçı olayını anlayamazsınız.
            2005 yapımı bu filmin yönetmeni, Oscar ödüllü Stephen Gaghan'dır. Filme isim olmuş SYRİANA kelimesi, ne anlama geliyor? Ortadoğu'yu yeniden şekillendirmek için yapılan kurumsal çalışmalara, Washington'da verilen bir isim bu.
            Film esas itibarıyla bunları anlatıyor. ABD'nin petrol kaynakları sebebiyle, çıkarı bulunan ülkelerdeki ilişkileri, konumu ve müdahaleleri, filmde çarpıcı biçimde gözler önüne seriliyor.
            Yönetmen Gaghan, ABD'nin bu politikalarını filmde sert biçimde eleştiriyor. Hükümetin kaygısının demokrasi ve insan hakları olmadığını, çıkarı uğruna maşası olabilecek isimleri desteklediğini, her türlü operasyonu yaptığını ortaya koyuyor. Hatta bu uğurda kendi adamlarını nasıl harcadığını, seyircinin dikkatine sunuyor.
            Petrol ve enerji için kurulmuş müesses bir nizam var dünyada. ABD, bu nizamın yönetmeni. Hiçbir aktörün buna itiraz etmesine izin vermiyor. Aksi tutum içinde olanları, değişik operasyonlarla saf dışı bırakıyor.
            Filmde bir Arap veliahdı var. Bir yanda Amerika'nın çirkin çıkarlarıyla saltanatını devam ettiren babası ve kardeşiyle uğraşıyor. Bir yandan da ülkesi için ekonomik kalkınma ve demokrasiye geçiş için mücadele veriyor.
            Filmi seyrederken, dikkatimi çeken bazı sahneler oldu. Veliaht Prens, Çinli heyetle petrol ihracı üzerine görüşmeler yapıyor. Petrolün niye hep Amerikan, İngiliz borsalarında işlem gördüğünü, niye petrolün hep dolar üzerinden alınıp satıldığını sorguluyor.
            Bu sorgulamayla beraber operasyon başlıyor. Sonunda veliaht prensle birlikte, düşünceleri ve toplumu için ortaya koyduğu projeleri ortadan kaldırılıyor.
            Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak suçlanan ve hedefte olan isim kim? Sudu Arabistan Veliaht Prensi Selman. Babasından sonra tahta geçecek tek isim.
            Peki, kim bu Veliaht Selman?
            Suudi yönetiminde bugüne kadar alışılmadık biçimde, en genç yaşta veliaht oldu. Ülke dışında değil, içeride eğitim aldı. Hukuk tahsili yaptı. Genç bir veliaht olarak kısa sürede yıldızı parladı.
            2009'da adını duyurdu.
            20015'de veliahtlığı aldı.
            2016'de Savunma Bakanlığına getirildi.
            En son, Ekonomi ve Kalkınma Konseyinin başkanı oldu.
            Uluslararası çevrelerin ve diplomasinin gözü, bu yüzden kendisine çevrildi.
            İlk icraatı ülke ekonomisiyle ilgili olarak, ekonomik reformları açıkladı. Geçen yıl yolsuzluk ve rüşvet kapsamlı bir dizi operasyon gerçekleştirdi. Prenslerin çoğu tutuklandı.
            Bir toplantıda şunları söyledi: 'Suudi halkının 2020 itibarıyla petrol olmadan yaşayabilmesine imkân sağlayacağız.'
            Ilımlı İslam projesini anlattı, Suudi kadınların otomobil kullanmasına imkân tanıdı.
            Bir başka konuşmasında, görüşlerini şöyle açıkladı: 'Eskiden olduğumuz yere geri döneceğiz. Dünyaya ve tüm dinlere açık, ılımlı İslam olacağız. Çok yakında radikalizmi bitireceğiz.'
            Selman şunları da söyledi: 'Suudi Arabistan önümüzdeki 30 yılı, yıkıcı fikirlerle uğraşarak geçirmeyecek..'
            An itibarıyla, pek çok ülke Suudi Arabistan'a yaptığı silah satışlarını durdurdu. Hukuki yaptırımlar devreye sokuluyor. Suudi yönetimi pek çok alanda sıkıştırılıyor.
            Veliaht Selman'ın krallığı giderse, Kaşıkçı operasyonu başarıya ulaşmış olur. Yok öyle olmazsa, Kaşıkçı operasyonu başka bir amaç için yapılmış demektir. Onu arayıp bulmak gerekir.
            Netice itibarıyla; Kaşıkçı cinayetini görmek istiyorsanız, SYRİANA filmini seyretmenizi tavsiye ederim'