TADİLAT ÇALIŞMALARI VE KOMŞULUK
Ekim 2010 yılında evin tadilat çalışmalarına başladık. Daha önce evde ne gibi değişiklikler yapacağımıza değinmiştik. İşte bu değişiklikleri yapmamız gerekiyordu. İşi kendisine emanet edebileceğimiz bir ustamız olması bizim için bir şanstı. Evin eklenti ve tadilat projesini İstanbul’dan çizerek ustamıza ulaştırıyordum. Elimizde evin ölçekli bir planının olması, yapılacak değişiklikleri proje üzerinde tarif etmeyi kolaylaştırıyordu.
Anlaşmazlık durumunda ne demek istediğimizi hem çizim üzerinde hem de sözlü olarak anlattığımızda problem çözülüyordu. İletişimi e-posta ile sağlıyorduk. Osman Kafadar bizim ustamızın damadıydı. Kendisi çok çalışkan saygılı bir insandı. Her türlü işimize koşturuyordu. Gönderdiğim projeleri hemen ustamıza ulaştırıyor ve işimiz aksamadan ilerliyordu. Ev çalışmalarımız bir yıl devam etti. Kendimiz de İstanbul’dan geldiğimizde evin gördüğümüz noksanlıklarını gideriyorduk. Ev 2012 yılında artık içinde oturulabilir hale gelmişti.
Bir evi ev yapan en önemli etkenlerden birisi de iyi komşuluk ilişkileridir. Gördes’teki komşularımız da çok iyi insanlardı. Biz evde olmadığımız zamanlar evimizi evleri gibi kolluyorlardı. Bahçede bir sulama ihtiyacı olsa onu yerine getiriyorlardı. Güler yüzleri hiç eksik olmuyordu. Boşuna söylememiş atalarımız “Ev alma komşu al” diye.
Hatta bir komşumuz şöyle bir anısını anlattı. “Geçen akşam sizin arabanın yanında birisi uzun süre durdu. Elinde telefon vardı. Arabanın yanından ayrılmıyordu. O orada durdukça ben de pencereden onu izliyordum. Acaba arabaya bir şey mi yapacak diye iyice meraklandım. Bu bekleyişim belki yarım saat sürdü. Ara sıra telefonla konuşuyordu. Arabanın etrafında dönüyordu. Daha sonra bereket arabaya bir şey yapmadan ayrıldı gitti.” dedi.
Bizde kendisine bu duyarlığı için çok teşekkür ettik. Önce anlattıklarından biz de kaygıya kapıldık. Acaba bir hırsızlık olayı mı denenmek isteniyor diye şüpheye düştük. Gerçi arabamızın alarmı vardı ama yine de çevrede kötü niyetli insanların olma ihtimali insanı ister istemez kaygılandırabiliyor. Fakat sonra düşündük ki, ev internetimizin şifresini, komşumuzun kızına vermiştik. O da arkadaşlarına vermiş.
Zaman zaman evimizin civarında bazı gençlerin cep telefonlarından internete girdiklerini ve oyalandıklarına şahit olmuştum. Komşumun anlattığı olayın da bir internet ile ilgili olabileceğini düşünerek içim rahatladı ve kendisine de durumu anlattım. Onun da kaygılı düşünceleri uçtu gitti. İşte böylesine gönlü iyi düşüncelerle dolu komşular insana güven ve yaşama, sevinci veriyor. Sağ olsunlar iyi yürekli komşularımız.
GELECEĞİ ŞEKİLLENDİRMEK
Değerli okurlarım bundan sonra yazacağım yazılar belli bir süre, geleceği şekillendirme üzerine olacak. Anılardan çok belli konularda düşüncelerimi sizlerle paylaşacağım. Kişisel ve toplumsal olarak gelecekte nasıl bir yerde olmak isteniyor? Önce bu sorunun yanıtı bulunmalı ve daha sonra o duruma ulaşmak için neler yapılmalı? Bunların üstünde durulacak. Yani bir insan veya toplum yaşam mimarisini nasıl oluşturmalı? Bunu belirleyip gereklerini yerine getirmenin yol ve yöntemleri neler olmalı? Örnek verecek olursak meslek seçerken nelere dikkat edilmeli? Anne babalar çocuk yetiştirirken ne yapmalı? Orta öğretim gençliği ne yapmalı? Bir ilkokul öğrencisinin yaşanmış bir anısından hareket ederek, çocukların eğitimine nasıl yaklaşılmalı? Bir şehrin farklılıklarını öne çıkarmak için ne yapılmalı? Gibi soruların yanıtlarını dilimin döndüğü oranda ortaya koymaya çalışacağım.
YORUMLAR