Doç.Dr.İbrahim KOÇ

Doç.Dr.İbrahim KOÇ

49ibkoc@gmail.com

Anılarım-146

23 Mart 2025 - 13:11 - Güncelleme: 23 Mart 2025 - 13:12

ÖĞRETMEN EVİ
Öğretmenlerimi ilk okuldan üniversiteyi bitirinceye kadar her zaman sevmişimdir. Onlara karşı her zaman saygıda kusur etmeyip eleştirilerinden yararlanmaya çalıştım. Çünkü onlar bize hem modern bilgileri öğrettiler hem de iyi bir insan olmamız için, gelecekte ekonomik yönden kendi ayaklarımız üzerinde durabilmemiz için çalışmamızı önerdiler. Her bir öğretmenimizden ayrı ayrı bilgiler öğrendik. Onlara çok şeyler borçluyuz.
Özellikle ilk okul döneminde (1957-1960) eğitim öğretim başladığı halde günlerce öğretmenimizin gelmediği ve okula gitmediğimiz günleri hatırlıyorum. Her gün öğretmen yolu beklerdik. Bazı arkadaşlarımız Gördes’e gidip öğrenimlerini sürdürme arayışlarına girerdi. Ekonomik yönden bütçemiz yeterli olmadığı için Gördes’e   gidemeyeceğim için çok üzülürdüm. Bu yüzden öğretmenimizin bir an önce gelmesini dilemekten başka elimden bir şey gelmezdi. Öğretmensizliğin ne demek olduğunu daha çocukken tatmış birisiyim. Ne mutlu ki ilkokul boyunca öğretmenlerimiz geç de olsa geldiler ve öğretmensiz kalmadık. Öğretmenimiz gelip derslere başladığında da içimizde güller açardı. Öğrenciler için yokluğunun ne kadar üzüntü verici bir sorun olan öğretmenlik, bu sebepten dolayı kutsal bir meslek olsa gerektir.
Gördes’te yaşamağa başladığımızda birikimlerimizi ülkemiz yararına nasıl değerlendirebiliriz diye uzun uzun düşündük. Çünkü, bu güzel ülkemizi tarih boyunca nice badirelerden koruyarak bu günlere getiren bizlerin yetişmesinde, eğitilmesinde katkısı olan kurumlarımıza ve insanlarımıza olan minnet borcumuzu ödemek bizi daha mutlu kılacaktı. Yapacağımız katkı, mutlaka ülkemizin yeni yetişen gençleri için kalıcı ve sürdürülebilir olmalıydı. Bu konuda yapacağımız çalışma bizi fazla yormamalıydı. Bir binanın yapılmasının ne gibi zorluklarla yapıldığını biliyorduk. Formalitelerin çokluğu ve inşaat koşuşturma ve kafa yormayı gerektiriyordu.
Bu düşünceler bizi sonunda hazır yapılmış binayı alarak, Millî Eğitim Bakanlığı’na Öğretmen Evi olarak devretmek noktasına getirdi. Bu sıralarda Gördes’te otel olarak kullanılan bir binanın satılık olduğunu duymuştuk. Bu binanın durumunu biliyorduk. Öğretmen Evi olabileceğini düşündük. Çünkü Gördes’te Öğretmen Evi yoktu. Eşimle birlikte bu kararı verdikten sonra Gördes’teki İlçe Eğitim Müdürlüğü ile görüşmek üzere randevu talep ettik. Gördes Milli Eğitim Müdürü sayın İbrahim Coşkun Çelik idi. Eşimle birlikte kabul edilen randevumuza gittik. Müdür bizi hürmetle karşıladı. Hemen kahvelerimizi söyledi. Hâl hatırdan sonra düşüncemizi müdür beye ilettik.
Bu önerimiz müdür beyi çok duygulandırdı çok sevindi. Bize hitaben “Bu düşünceniz beni Gördes’imiz adına çok sevindirdi. İlçemizde öğretmen evi yoktu. Bundan sonra sizin sayenizde olacak. Sizlere çok teşekkür ederim.” dedi. Daha sonra müdür beyle birlikte alacağımız oteli inceledik. Bodrum katı ile birlikte altı katlıydı. Şehir merkezindeydi. 18 odası bulunmaktadır. Müdür beyle birlikte binanın öğretmen evine uygun olabileceğine karar verdikten sonra, müdür bey Millî Eğitim Bakanlığına ve diğer ilgili resmî kurumlara ilgili yazıları yazarak onay süreçlerini başlattı. Manisa Milli Eğitim Müdürlüğünden elemanlar gelerek binayı incelediler. Ayrıca inşaat mühendisleri binanın depreme dayanıklılığını test ettiler. Bütün bu çalışmalar sonucunda binanın öğretmen evi olabileceğine karar verildi.
Bu çalışmalardan sonra tapu işlemlerini başlattık. Binanın yarı bedelini ben, yarı bedelini eşim vererek tapusunu ikimiz adına aldık. Birkaç gün sonra da Milli Emlak’a tapu devir işlemini tamamladık.
Daha sonra müdür bey (İbrahim Coşkun Çelik), ben (İbrahim Koç) ve eşim (Emine Ataman Koç) birlikte Manisa Valiliği’ne gittik. Gidiş amacımız, Koç ailesi olarak Millî Eğitim Bakanlığı adına aldığımız binanın, Gördes Ataman- Koç Öğretmen Evi olarak kullanılması için hazırlanan protokolü imzalamaktı. Valilikte bizi çok iyi karşıladılar. Manisa Valiliği Toplantı salonunda bizzat Vali Yaşar Karadeniz başkanlığında bizler ve vali yardımcıları bir araya geldik. Vali, bize teşekkür ederek bir konuşma yaptı. Daha sonra bana, eşime ve Gördes İlçe Milli Eğitim Müdürüne söz verdi. Biz de konuşmalarımızı yaptık.
Daha sonra verilen ikramları çay eşliğinde yiyerek sohbetimizi yaptık ve hazırlanan protokolü imzaladık. Bu protokolde binanın Öğretmen Evi dışında başka bir amaç için kullanılmaması belirtiliyordu. Bu maddeyi protokole özellikle koydurmuştuk.
Öğretmen Evi’nin adı üzerinde de biraz kafa yorduk ve sonunda eşimin kızlık soyadı ile benim soy adımın yan yana getirilmesi üzerinde karar kıldık ve Öğretmen Evi’nin adı “Ataman-Koç Öğretmen Evi “oldu. Böylece kendi ailelerimizi de onore etmiş olduk.
Ayrıca bizlerin bu günlere gelmesini sağlayan, her devirde eğitimli ve donanımlı gençler yetiştirmiş ve yetiştirecek olan öğretmenlerimize Gördes’te bir Öğretmen Evi’nin hizmete açılmasını temin ederek onlara olan borcumuzu kısmen ödemiş olmaktan dolayı eşim ve ben mutluyuz. Ülkemize hayırlı uğurlu olsun.

Bu yazı 151 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum