Eskilerdeki bayram sevincini içimizde yaşamanın özlemiyle doluyuz. Bayramda kavuşacağımız sevdiklerimizi arar olduk. Başında oyalı yemenisiyle bayram telaşı içindeki annelerimizin çoğunu ebediyete uğurladık. Öpülen elleri, hünerli elleriyle açtığı baklavaları özler olduk.
Günler öncesinden hazırlanan mendillerin içindeki bayram harçlıklarıyla sevindirdiğimiz çocuklar nerelerdeler?
İletişim çağı bizlere çok şey kazandırırken, manevi değerlerimizi de kaybettirdi. Komşuluk ilişkilerinde tanımak, tanışmak, bayramlarda en uygun zaman dilimi... Tabii ki evde bulabiliyorsak.
Küçük kasabaların böyle günlerde daha şanslı olduğunu gözlemliyorum. Gördes’in o güzel insanları bayram için tepsi tepsi baklavalarını yapmış, evler temizlenmiş, kıyafetler alınmış, bayram harçlıkları için gıcır gıcır paraları hazırlamışlardır umarım. Şehir dışında yaşayan evlatlarıyla buluşma gününü de iple çekiyorlardır.
Arefe günü, ebediyete uğurladıklarımıza bayram ziyareti yapma zamanı. Dua ederek, onlarla eskileri anımsayarak konuşmak, kabirlerini düzenlemekle huzur bulacağımız bayramlaşmanın buruk bekleyişi var içimizde.
Gelecek nesillerin dijital ortamda bayramlaşacakları görünüyor sanırım.
Bizlerin nesli ise, hiç olmazsa eski bayramlar gibi birbirimize ziyaret ederek dostluklarımızı devam ettirelim. Küsleri barıştıralım. Yalnız yaşayanları bayram soframıza davet edelim. Çocuklara bayram harçlıklarımızı ellerimizi öptürerek verelim.
Büyüklerle geçireceğimiz Ramazan Bayramı, bizi iç huzuruyla sarıp sarmalayarak, güzel sohbetlerimizle, tatlı baklavaların lezzetiyle tatlanarak geçmesi dileğimle...
Ramazan Bayramınızı en içten duygularımla kutluyorum.Tüm Sevdiklerim...
YORUMLAR