J. J. Rousseau, TÜRKİYE İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARI, İSTANBUL, 2022, 144 syf
Jean-Jacques Rousseau'nun "Toplum Sözleşmesi" adlı eseri, siyaset felsefesinde önemli rol oynayan bir başyapıttır. Kitap, insanların toplumsal düzenin temelini nasıl attıklarını ve bu düzenin işleyişini nasıl anladıklarını inceler. Kitabın temel konusu, insanların toplum sözleşmesi adını verdiği bir anlaşma yaparak toplum içinde birlikte yaşama ihtiyacını ele alır. Bu sözleşme, bireylerin kendi çıkarlarından biraz feragat etmelerini ve ortak bir irade oluşturmalarını gerektirir.
1. İnsan Doğası ve Toplum: Rousseau, insan doğasını ve toplumun oluşumunu ele alır. Ona göre, insanlar doğası gereği özgürdür ve birbirlerine bağımlı değildirler, ancak toplumsal bağlar kurduklarında özgürlüklerini kaybederler. Toplumun insanların davranışlarını düzenlemesi gerektiği fikrini savunur. Rousseau, kitapta toplumun temel sorununu, insanların özgürlüğünü ve güvenliğini nasıl koruyacaklarına dair bir çözüm arayışı olarak tanımlar. İnsanlar arasında eşitsizlik ve savaş, özel mülkiyetin ortaya çıkmasıyla başlar. Bu sorunu çözmek amacıyla insanlar arasında bir "toplum sözleşmesi" yapılması gerektiğini öne sürer. İki tür sözleşme vardır: Yalancı Sözleşme ve Toplum Sözleşmesi.
2. Genel İrade: Rousseau, toplum sözleşmesinin sonucu olarak ortaya çıkan "genel irade" kavramını öne sürer. Genel irade, herkesin rızasıyla oluşturulmalıdır ve toplumun en yüksek otoritesini temsil eder.
3. Demokrasi: Rousseau, genel iradenin demokratik bir şekilde ifade edilmesi gerektiğini savunur, bireyler kaba kuvvet ve zorbalığa karşı çıkma hakkına sahiptir. Meşru yönetim, halkın ona rıza göstermesiyle mümkündür. Yönetilenler, yöneticileri kabul veya reddetme hakkına sahiptir. Ona göre, bu ancak doğrudan demokrasi ile mümkündür, yani vatandaşların doğrudan kararlar alabileceği bir sistemle. Yazara göre devletin temel görevi bireylerin özgürlüğünü ve güvenliğini korumaktır. Ancak devlet, halkın rızasına dayalı meşru bir şekilde iktidarı kullanmalıdır.
4. Eleştiri ve Etkisi: Toplum Sözleşmesi, Rousseau'nun düşünce dünyasının önemli bir özeti olarak kabul edilir. Ancak kitap, farklı yorumlara ve eleştirilere de tabi tutulmuştur. Bazıları, Rousseau'nun önerdiği doğrudan demokrasinin pratikte uygulanabilir olmadığını savunurken, diğerleri ise onun insan doğasına dair idealize edilmiş bir görüş sunduğunu iddia eder.
Kitabın ilerleyen bölümlerinde Rousseau, demokrasi, aristokrasi, monarşi gibi farklı iktidar biçimlerini ele alır ve toplumsal düzenin işleyişini daha fazla ayrıntıyla inceler.
Rousseau güç-hak ilişkisini de inceler. Güçlü olana boyun eğmek bir ödev ahlakı olamaz ona göre. İnsan boyun eğmeye zorlanıyorsa şayet boyun eğmek zorunda değildir. Ama daha sonrasında güçlü haklı ise o zaman güçlü olmaya bakılması gerektiğinden söz eder. Hak zaten en başından beri vardır, yasa koyucunun yaptığı iş bu hakkı bulmaktır, yoktan var etmek değil. Haklar insan çeşitliliği arttıkça kendi kendilerini siyaset ve ahlak felsefesi açısından adeta türetmekte, hak koruyucularının ve yasa koyucuların yaptığı iş de bunları keşfetmeyi kendilerine ilke edinmektir.
İnsanlar arasındaki savaşın nedeni, bireyler arasındaki kişisel ilişkiler değil, devletler arasındaki olaylardır. Bu nedenle savaşlar devletlerin sorumluluğundadır ve bireylerin bu süreçte insan olarak değil asker olarak hareket etmeleri gerekebilir. Rousseau, kölelik ve hak kavramlarının çelişkili olduğunu ve toplumun üyelerinin bütün haklarıyla topluma adanması gerektiğini savunur. Bu birlik, toplumun herkes için adaleti ve eşitliği sağlamasına yardımcı olur. Aristokrasi ve burjuvazinin toplumun genel çıkarını önemsemeden kendi çıkarlarına odaklandığını belirtir. Rousseau'ya göre, toplumun bütünlüğünü korumak için herkesin kendi çıkarını toplumun çıkarının üzerine koyması gereklidir.
Sonuç olarak, Toplum Sözleşmesi kitabı politika felsefesi, toplum teorisi ve demokrasi üzerine düşünmek isteyenler için önemli bir kaynaktır. Rousseau'nun insan doğası, toplumsal düzen, iktidar ve meşruiyet gibi kavramlara getirdiği düşünceler, günümüzde hala tartışılan ve üzerine düşünülen konular arasındadır.
YORUMLAR